Çift ve Evlilik Terapisi
Çoğu ilişkiler kimi zaman tıkanma noktasına gelir. Çiftlerin ikili diyaloglarla çözemediği problemler zaman içinde büyüyerek ilişkiyi bitirme aşamasına gelebilmektedir. Bu noktada devreye giren çift ve evlilik terapisi desteği ile pek çok sorun aşılabilir hale gelir. Psikologların yalnızca psikolojik sorunları olan kişilere hizmet vermediği, burada yeniden hatırlatılmalıdır. İlişkilerini devam ettirmek isteyen ancak çeşitli sebeplerle bunu başaramayan çiftler, bu sebeple profesyonel yardım almaktan çekinmemelidirler.
İsminden de anlaşılacağı üzere bu, yalnızca evli çiftleri ilgilendiren bir hizmet değildir. Evlenme aşamasındakiler, flört dönemindeki çiftler vb. çift ve evlilik terapisi alabilirler. Bu doğrultuda psikolog tarafından yapılacak olan doğru yönlendirme ve telkinlerle ilişkilerin yeniden rayına oturması mümkün hale gelebilir.
Bunun sağlanabilmesi için psikologa dürüst, samimi bilgiler verilmelidir. Özellikle de ilişkinin dinamikleri hakkında kapsamlı bir bilgiye ihtiyaç vardır. Ancak bu şekilde psikolog tarafından doğru adımların atılması sağlanabilir.
Çift Terapisi
Hem evli hem de evli olmayan çiftleri kapsayan bir hizmettir. Farklı amaçlarla bir araya gelen ve duygusal ilişkiler kuran partnerler, ilişkilerindeki sorunları çözmek için psikolojik destek alabilirler. Hatta herhangi bir sorun olmamasına rağmen yalnızca ilişkiyi daha kaliteli hale getirmek için bile çift terapisi alınması mümkündür.
Psikologlar, genel itibariyle her konuda hayat kalitesini yükseltmeyi amaçlamaktadır. Bu doğrultuda çiftlere verilen terapi programları da ilişkilerin dinamiklerini güçlendirmek adına yapılabilir. Yeter ki çiftler bunun için istekli olsunlar. Psikologun verdiği yönergelerin her iki taraf tarafından da takip edilmesi başarılı sonuç alınmasını mümkün kılmaktadır.
Çift terapisi ile psikologların amaçladıkları hususlar:
- İlişkilerdeki görmezden gelinen sorunları gün yüzüne çıkararak çözüme kavuşturmak
- Çiftlerin birbirine karşı sevgi ve saygısını ön plana çıkarmak
- Eşlerin sergiledikleri tutum ve davranışlarının olumlu yöne çevrilmesini sağlamak
- Evlilik bitirme kararlarının gözden geçirilmesini sağlamak
- Boşanma sürecinde profesyonel davranılmasını sağlamak
şeklinde sıralanabilir.
Evlilik Terapisti Kimlere Danışmanlık Verir?
Çift ve evlilik terapisi alanında eğitim alan psikologlar evlilik terapisti unvanını alırlar. Bu sertifikayla birlikte evli ve evli olmayan çiftlere yönelik olarak destekleyici danışmanlık sağlamaktadırlar. Bu noktada çok çeşitli sebeplerle çiftlerin desteğe ihtiyacı olduğu göz önüne alınmalıdır. Ayrıca bu danışmanlık faaliyetine katılmak için evli olunması veya evlilik aşamasında olunmasına gerek yoktur. Çeşitli amaçlarla romantik bir ilişki içinde olan herkes bu ilişkiyi daha ileri seviyeye götürmek adına aile ve çift terapisine başvurabilirler.
Bu bilgiler ışığında ikili ilişkilerde yaşanan her türlü problem için evlilik terapisti desteği alınabileceği anlaşılmaktadır. Bu unvanı almaya hak kazanmış psikologlar ise bağlı oldukları etik ilkeler çerçevesinde danışanlarına yaklaşmaktadır. Bu doğrultuda yargılayıcı olmayan, yapıcı eleştiriler en uygun dille partnerlere aktarılmaktadır. Çağdaş evlilik ve flört ilişkilerinin yanında eski dönemlerden gelen görücü usulü evlilikler için de uygulanabilir bir yöntemdir. Kimlerin çift terapisinden yararlanabileceği hususunda şöyle bir sıralama yapılabilir:
- Evli çiftler
- Boşanmayı düşünen veya bu sürece başlamış çiftler
- Evlilik öncesi dönemdeki ilişkileri yaşayan partnerler/nişanlılar
- Flört dönemindeki eşler
- Sevgililik dönemini yaşayan çiftler
Görüleceği üzere çift ve evlilik terapisi oldukça geniş bir kitleye hitap etmektedir. Özetlemek gerekirse; duygusal ve ikili ilişkilere profesyonel bir yaklaşım getirildiği söylenebilir. Bu kapsamda verilen danışmanlık faaliyetlerinden yararlanmak için randevu oluşturmak yeterlidir. Danışan çiftler tarafından terapinin kaç seans süreceğine ilişkin çok fazla soru gelmektedir. Bu noktada şu belirtilebilir ki, seans sayısı bir çok değişkene bağlıdır. Bunların başında ise; çiftlerin yaşadığı problemin boyutu, çözüme yönelik istekleri ve terapi sürecine aktif katılımları gelmektedir.